Türkiye ifade özgürlüğünün durumunu tartışırken, verdiği sokak röportajı nedeniyle tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu, AK Partili Özlem Zengin’in gündemine oturdu.
AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, cumartesi günü CNN Türk’te katıldığı programda, sokak röportajında yaptığı açıklamalar nedeniyle tutuklanan ve daha sonra serbest bırakılan Dilruba Kayserilioğlu’nun, cezalandırılabilir.
“Benim bu konudaki şahsi önerim tutuksuz yargılanıp yargılanmaması değil. Söylediği cümlelerin hiçbiri gerçeği yansıtmıyor. Kullandığı ifadeler kaba ve yersiz” diyen Zengin, şöyle devam etti: “Söylediği cümlelerin hiçbiri gerçeği yansıtmıyor. serbest bırakılması daha rahatsız ediciydi, “Pişman değilim” dedi. “Özür dilerim” demesini beklerdim.
Hiçbir konuyu gerektiği gibi tartışamıyoruz, üzülüyorum.”
Zengin, Kayserilioğlu aracılığıyla ana muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’i de eleştirdi.
“Özgür Özel dün gece bu hanımı alıp yanına oturduğunda aklıma şu soru geldi: Hukuki sürece karşı mısınız yoksa söylediği her sözü onaylıyor musunuz?” Zengin, “Eğer onun her söylediğini onaylıyorsanız, bu genç kadının hiçbir zaman yanlış bir ifade kullanmadığını söylüyorsanız, hata yapıyorsunuz demektir. Çünkü acı çekiyorsunuz.”
Bir sokak röportajında Instagram’a erişimin engellenmesi ve sokak hayvanlarına düzenleme getirilmesine ilişkin yorum yapmasının ardından tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu’nun perşembe akşamı serbest bırakıldığı bildirildi.
Tahliyenin, Kayserilioğlu’nun avukatlarına ve ailesine önceden bilgi verilmeden ve Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) sistemine kayıt edilmeden gerçekleştiği iddia edildi.
Kayserilioğlu, 12 Ağustos’tan bu yana İzmir Şakran Cezaevi’nde bulunuyordu.
Kayserilioğlu’nun 3 Eylül’de adliyeye çıkarılmasına ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” ve “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamalarıyla duruşma boyunca tutuklu kalmasına karar verildi.
YouTube platformunun “Furry Microphone” kanalında 9 Ağustos Cuma günü yayınlanan sokak röportajında, son dönemde sokak hayvanlarına yönelik düzenlemeyi ve sosyal medya platformu Instagram’a erişimin engellenmesini eleştiren Kayserilioğlu, Saray’a transfer edildi. İzmir Yargıcı, aynı gün gözaltına alınarak nöbetçi İzmir Adliyesi’ne sevk edildikten sonra çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Instagram’a erişimin geçici olarak yasaklanmasını ve sokak hayvanlarına yönelik düzenlemeyi eleştiren Dilruba Y.’nin röportajında dikkat çeken cümleler şöyle oldu:
“Kocaman Türkiye Cumhuriyeti’ni bir adama versek o da çıkıp babasının ahırı veya çiftliği olarak kullanır. Bir akşam… [Instagram’ı] Kapatamıyorum. Hayvanların ölmesini istiyor. Hayvan katliamına karşı bir yasa çıkarır. Sosyal medyanın kapatılması darbedir, hayvan kesimiyle ilgili yasanın çıkarılması darbedir. Şu anda parmaklarıyla oynuyor ki bu çok yanlış. Başkan bahsetmiyorum bile, dünyanın sahibi olsa bile Instagram’ı istediği gibi kapatamaz.”
Kayserilioğlu’nun tutuklanması Türkiye’de ifade özgürlüğünün sınırları konusunda yaygın tartışmalara yol açtı.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 26. maddesinde ifade özgürlüğü şu şekilde ifade edilmektedir:
“Herkes, düşünce ve kanaatlerini tek başına veya toplu olarak sözle, yazıyla, resimle veya başka yollarla açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu özgürlük aynı zamanda resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir alma veya verme özgürlüğünü de içerir. Bu fıkra hükmü radyo, televizyon hakkında geçerli olup, sinema ve benzeri yollarla yapılan yayınların yetkilendirme sistemine bağlanmasını engellemez.
Bu özgürlüklerin kullanılması, milli güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği, Cumhuriyetin temel nitelikleri ile Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünün korunması, suçların önlenmesi, suçluların cezalandırılması, gizliliğin sağlanması. usulüne uygun olarak devlet sırrı olarak ilan edilen bilgilerin, başkalarının itibar veya haklarının, özel ve aile hayatının korunması veya “Kanunların öngördüğü mesleki gizliliğin korunması veya adli yükümlülüklerin doğru bir şekilde yerine getirilmesi amacıyla sınırlandırılabilir”.