Türkiye’den İzlanda’ya 44 Avrupa ülkesinin liderleri Avrupa Siyasi Topluluğu’nun açılış toplantısına katılmak suretiyle Avrupa Birliği’nin dönem başkanlığını yürüten Çekya’nın başkent Prag’da bir araya geldi.
Avrupa Siyasi Topluluğu’nun düşünce babası olan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve fikre destek veren Almanya Başbakanı Olaf Scholz topluluğun amacının kıta çağlarında güvenlik ve refahı arttırmak bulunduğunu vurguluyor. Sadece oluşumun ilk toplantısı Ukrayna’daki savaşın gölgesinde ve Ukrayna’nın Avrupa Birliği üyelik başvurusuyla ilgili baskının arttığı bir döneme denk geldi.
Ukrayna’daki savaşın etkisiyle yaşanmış olan enerji krizi ve yüksek enflasyon sebebiyle ekonomik açıdan zor günler geçirmekte olan birçok katılımcı ülke toplantıyı Ukrayna’nın işgali karşısında Rusya’ya karşı dayanışma içinde olduklarının bir göstergesi olarak tanımladı.
Avrupa Siyasi Topluluğu, 27 AB üyesinin yanı sıra Türkiye de dahil, Balkanlar ve Doğu Avrupa’daki AB’ye aday ülkeleri ve AB’den ayrılan tek ülke olan İngiltere’yi kapsıyor. Rusya ve müttefiki Belarus, Avrupa coğrafyasında olmalarına karşın toplantıya çağrı edilmedi.
Prag Kalesi’nde düzenlenen toplantıya katılmadan ilkin gazetecilere demeç veren İzlanda Başbakanı Katrin Jakobsdottir “Burada göreceğiniz şey, Avrupa’nın Rusya’nın Ukayna’ya karşı dayanışma içindeki duruşu” diye konuştu.
Belçikalı mevkidaşı Alexander De Croo da “Eğer katılımcılara bakarsanız önemini görürsünüz. Rusya ve Belarus haricinde tüm Avrupa kıtası burada. Bu, iki ülkenin ne kadar yalnız kaldığını gösteriyor” dedi.
Litvanya Başbakanı Krisjanis Karins da ortak noktalarının Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin yansımaları bulunduğunu altını çizdi ve “Bu hepimizin güvenlik anlayışını etkiliyor; ekonomilerimiz üstünden, artan enerji tutarları üstünden etkiliyor. Bununla başa çıkabilmek için tek yol beraber çalışmak ve bir tek AB olarak değil, tüm Avrupa ülkeleri beraber çalışmak zorunda” şeklinde açıklamada bulunmuş oldu.
Avrupa Siyasi Topluluğu zirvesinin amacı kafaları karıştırdı
Fransa Cumhurbaşkanı Macron toplantının amacının Avrupa’nın yüzleştiği zorluklara karşı ortak strateji yaratmak bulunduğunu altını çizdi ve “Şimdiye kadar (ortak strateji) gerçekte yoktu ve bu bölünmelere yol açabilirdi” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.
Almanya Başbakanı Scholz da yeni oluşumu liderlerin “günlük gündemlerinden ve uzlaşma zorunluluğundan bağımsız olarak” ortak kaygılarla ilgili konuşmasına fırsat sunan “büyük bir yenilik” şeklinde tanımladı ve yeni bir yönetimsel kurum ya da siyaset yaratma amacı taşımadığının altını çizdi.
Sadece Avrupa Siyasi Topluluğu’nu eleştirenler, bu yeni oluşumun AB’nin genişleme sürecini frenletme girişimi bulunduğunu ileri sürüyor. Ötekiler ise oluşumun yılda bir iki kez toplanan, sadece konuşmalardan öteye geçemeyen, gerçek bir nüfuz ya da içerik yaratamayan bir hale dönüşmesinden endişeli.
Avrupa’da insan haklarını gözetleyen Avrupa Konseyi sözcüsü Daniel Holtgen ise topluluğun ne anlama geldiği mevzusunda aklı karışanlardan. Toplumsal medyadan yapmış olduğu paylaşımda “İnsan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü alanlarında Avrupa çapında bir topluluk var: Bu, Avrupa Konseyi” diye yazan Holtgen’in “Avrupa Siyasi Topluluğu’nun hala tanımlanması lüzumlu” şeklindeki ifadeleri de bunun göstergesi.
Toplantı sonrasında AB mali yardımları ya da fon programları önerilmeyecek ve zirve bitiminde de resmi bir bildirge yayınlanması beklenmiyor.
Comments are closed.